Fiorentina'nın bu sezonki hali, hani derler ya 'Allah düşmanımı bile düşürmesin', tam öyle bir durum. Serie A'da 13. haftada düşme potasının dibine demir atmışlar, 19. sıraya kadar inmişler. Konferans Ligi desen, orası da hüsran. En son Atalanta deplasmanına gittiler, çıktıkları gibi 2-0 yenilip döndüler. E tabii, taraftar da haklı olarak çileden çıkmış, 'Yeter artık!' diye basmış yaygarayı.
İşte tam bu gergin anlarda, sahada gol atma fırsatlarını cömertçe harcayanlardan biri olan abimiz Edin Dzeko, baktı ki taraftarın öfkesi dinmiyor, bir kahramanlık (!) edasıyla eline megafonu kaptığı gibi deplasman tribününe yönelmiş. Herhalde 'Durun aslanlarım, sakin olun!' falan diyecek sandık. Ama ne hikmetse, bizim Dzeko konuşmaya başlayınca taraftar daha da coşmuş, adamı birkaç kez 'SUSS!' diye susturmuşlar. Yani düşünsene, megafonla konuşan adamı susturmak... Bu da bir başarı!
Dzeko da şaşkınlık içinde, 'Size ihtiyacımız var, birlik olmalıyız ki ayakta kalalım' falan diye bir şeyler gevelemiş ama o kadar susturulduktan sonra sesi ne kadar çıkmıştır bilemiyoruz. Bu dramaya şahit olan kaptan Ranieri ve Mandragora da dayanamayıp Dzeko'nun yanına gitmişler, herhalde 'Biz de susturulmaya hazırız' diyerek destek (!) oldular. Valla, Fiorentina'nın maçı sahada bitti, Dzeko'nun tribündeki 'susturulma' mücadelesiyle devam etti. Bu gidişle Dzeko'yu değil taraftarı, megafonu bile dinlemezler artık!